L’espace – Duvar yazıları – Alıntılardan Anlatı

01/11/2013

espas_detay1

L’espace, 2013, yerleştirme, detay
“Bufferzone: Kontrol Noktası” sergisi, Apartman Projesi, DEPO, İstanbul, 2013

Anlatıcı: Şu büyük bina da neyin nesi? diye sordu Odile.

Cengiz: Geçen hafta polis tarafından bu binadan atılan, dövülen, aşağılanan, istismar edilen birçok insan travma geçirdi. 16, 17 yaşında çocuklardı onlar ve bunu asla unutmayacaklar. Biz daha yaşlıyız. Gaddarlığı daha önce de gördük ve bunu sindirebiliriz. Onlar içinse bu bir şok.

Hayalci 1: Hadi, “Bande à part” rekorunu kıralım.

Hayalci 2: Ne rekoru?

Hayalci 3: “Bande à part” filmini gördün herhalde, değil mi?

Anlatıcı: İkinci sınıf gerilimlere olan saygısından ötürü Arthur, bu iş için geceyi bekleyeceklerini söyledi.

Franz: Bazen, eğer gizlemezsen, kimse farketmez. Bunu bir Amerikan kitabında okumuştum.

Hayalci 1: Haklısın.

[Lokmacı'dan koşarak geçiş]

Anlatıcı: Arthur, Franz ve Odile Jimmy Johnson’ı iki saniyeyle geçti.

Anlatıcı: Bir grup genç Hareket’i benimsedi çünkü bu hareket varolan normları sorgulamak için bir alan açıyordu.

Kostis: Bizim için Kıbrıs sorunu burada, ‘ara bölge’de buluşup bu alanı oluşturduğumuzda bitti.

Arthur: Durum bu kadar açık olabilirdi ancak. Açık olmayan bir şey varsa o da benim oynayacağım bölüm.

Cengiz: Bu sadece eğlence ve oyun değil, çok ciddi. Halihazırda barışı kurduğumuzu ve bunu, çözümü yaşadığımızı ilan ettik.

Hayalci 1: Yani?

Hayalci 2: Yani, eğer yakalanırsam, sınırdışı edilirim.

Anlatıcı: Endişelenme küçük adam, yakalanmayacağız. Burada olarak barışı bozanlar biz değiliz, onlar iki muz cumhuriyeti ve ortada da efendileri, dedi Kostis.

Cengiz: Asıl duvar zihinlerde. Diyorlar ki, Birleşmiş Milletler bir barış gücüdür. 50 yıldır barış gücü onlar ve hiç bir şey olmadı. Nasıl bir barış ki bu? Bu sadece ateşkes. Birleşmiş Milletler milletleri bölüyor, halkı bölüyor.

Anlatıcı: Franz her şey ve hiçbir şey hakkında düşünüyor. Dünya bir düşe mi dönüşüyor yoksa düş mü dünyaya, merak ediyor.

Anlatıcı: Etkinlikler düzenleyerek, bireylerin her birinin becerilerini iyi etki ve katılım için kullanarak, ilke edindiklerini eyleme gayretiyle, grup çok soğuk bir kışı çadırlarda atlattı.

Kostis: Kıbrıs’ta birlikte varolmanın alternatif bir modelini yarattık. Burada buluştuğumuzda birbirimizi tanımıyorduk. Her gün, herkes için hayat sorunlar yaratacaktı, fakat biz yaşadığımız yerdeki tüm farklılıkları kapsamanın yeni yollarını bulmaya çalıştık. Toplum için yeni temeller ortaya koyuyoruz.

Odile: Yeni olan her şey, aslında, otomatikman gelenekseldir.

Hayalci 1: Bir de onların rekorunu kırarsak…

Hayalci 2: Bu bir film!

Madame Victoria: Umarım sinemaya değil derse gidiyorsunuzdur.

Odile: Sinemadan nefret ederim.

Cengiz: Farkettim ki okulda ‘biz ve onlar’ hakkında öğretilenler bir yanılsamaymış. Bizim için tek yol ilerlemek. Artık bekleyemiyorum.

Hayalci 1: [Fransızca konuşarak] Ne düşünüyorum biliyor musun?

Hayalci 2: Ne?

Franz: Bir dakikalık sessizlik çok uzun sürebilir… Bütün bir sonsuzluk.